Kayısı Araştırma Enstitüsü Malatya
https://www.mae.gov.tr
BA Malatya deyince akla ilk kayısı geliyor, Malatya'da bütün semboller, logolar kayısı şeklinde, Malatyalı içinde kayısı çok önemli anlaşılan. Ama önce sizi tanıyabilir miyiz?
AE Adım Abdullah Erdoğan, Meyvecilik Araştırma Enstitüsünde müdür yardımcısıyım. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunuyum, Malatyalıyım. Yaklaşıl 10 yıldır burada çalışıyorum.
BA Buralı olduğunuza göre kayısıyı çocukluğunuzdan beri tanıyorsunuz ama günün birinde bu konuya bilimsel bir yönden yaklaşacağınız aklınıza geldi mi?
AE Hiç aklıma gelmedi, ailemin tavsiyesi ile ziraat okudum, bunda ailemin çiftçi olmasının büyük etkisi oldu. Kayısı içinde doğup büyüdüğümüz ve çok iyi tanıdığımız bir meyve.
BA Neden kayısı, Malatya'nın toprağı en iyi kayısı mı yapıyor?
AE Karadeniz sahili hariç
kayısı Türkiye'nin her yerinde oluyor, yüksek rutubetli yerlerde biraz sıkıntılı. Ancak Malatya'da yetişen
kayısı türleri kurutmalık yönden öne çıkıyor. Bugün ihracatı yapılan ürün kuru
kayısıdır, yaş
kayısıyı fazla uzağa gönderemezsiniz. Malatya'nın yıllık ortalama 300.000.000 dolar katma değer oluşturan bir meyve. Bu yörede yetişen
kayısı, aroma bakımından, renk ve kalite bakımından bütün diğer bölgelere göre çok üstündür. Bu da bu bölgeye Allah'ın verdiği bir lütuf. İklim
kayısıya çok uygun,
kayısı Malatya'nın her bölgesinde oluyor.
BA Malatya'da kaç çeşit kayısı yetişiyor?
AE Malatya'da yetişen
kayısılar genellikle kurutmalık özellikleri öne çıkan
kayısılar, buradaki
kayısıların %90'ı "hacı haliloğlu" denilen kurutmalık
kayısı türüdür.
BA Bu sıkı dokulu bir kayısı mı?
AE Tabi kurutmaya uygun, SKÇM deriz, yani suda çözülebilir kurutma oranı en yüksek olan bir tür. Ortalama 4 kilo yaş
kayısıdan, 1 kilo kuru
kayısı elde edilebilen ve çekirdekleri de iç olarak çok iyi değerlendirilebilen bir çeşit.
BA Hacı haliloğlu ismi nereden geliyor?
AE Malatya'da "Hacı haliloğlu" denen bir çiftlik var, bu çeşit çiftlik sahibinin çabasıyla Malatya'ya
kazandırılmış bir çeşit. Bu gün Malatya bahçelerinin
kayısı ağaçlarının %90'ı hacı haliloğlu ağaçlarıyla kaplı.
BA Başka kayısı çeşitleriniz neler var?
AE İkinci sırada kabaaşı çeşidimiz var, bu da yakın zamanda tescil edilip çiftçinin hizmetine sunuldu. Kabaaşı da kurutmalık
kayısı çeşidi.
BA Yani illa kurutmalık mı olması lazım?
AE Tabi Malatya'da
kayısının para etmesi kurutmalık oluşundandır, ama son yıllarda taze
kayısı da yönelindi.
BA Malatya'da kaç ton kayısı kurutuluyor?
AE Ortalama 500.000 ton
kayısımız oluyor, tabi bu yıllara göre de değişiyor, mesela ilkbaharda "geç donları" dediğimiz iklim değişikliği olabiliyor Nisan'da birkaç gün hava -1, -2 dereceye düştüğü zaman, çünkü bu dönem çiçek dönemi ya da en küçük çağla dönemidir,
kayısıda büyük hasarlar oluşur, özellikle çukur bölgelerde biz ona "don çukuru" deriz, bu alanlarda çok görülür. Bu geç donları oluşan yıllarda
kayısı oldukça azalır. Malatya'da rakımı en düşük Kale ilçesi var, çiçeklenme oradan başlar, gittikçe daha yukarıdaki Hekimhan, Darende gibi ilçelere doğru yayılır, bu iki ayı bulur. Yani Malatya'da
kayısı mevsimi 2 aydır diyebiliriz.
BA Bizim de yazlıkta bir kayısı ağacı var yok yılı yok her sene 100 kilo kayısı veriyor, değerlendiremiyoruz, deniz seviyesinde nemli bölge olduğu için kurutulamıyor, kururken çürüyor.
AE Zaten İzmir'de bölgede kurutmalık
kayısı olmaz.
BA Reçel yapıyoruz, dağıtıyoruz, hiç bir şekilde bitiremiyoruz.
AE Kayısı iyi bakım, gübreleme, sulama, budama gördüyse ürün çok verir.
BA Biz hiç bir şey yapmıyoruz ama o sürekli meyve veriyor.
AE Malatya'da da
kayısı ağacı iyi ve gelişmeye müsait bir ortamdaysa, yalda ortalama 300-400 kilo yaş
kayısı verebilir. Bakım şartlarına göre 100 kilo veren ağaçlar da olabilir.
BA Bir fidan kaç sene sonra meyveye geçiyor?
AE Beşinci yıldan sonra yavaş yavaş başlar, ama esas verim 7-8 yaşında başlar.
BA Bizim ağacımız 30 yaşında artık yaşlanmaya başladı, kayısı ağacının ömrü nedir?
AE Kayısının ömrü uzun 50-60 hatta 100 yaşında
kayısı ağaçları var.
BA Bilmiyordum, ben de şeftali gibi kısa ömürlü ağaç olarak biliyordum.
AE Aslında
şeftali de ömürlü ağaçtır, ama
şeftaliye yapılan yanlış, ya da yapılmayan;
şeftali her sene budama ister, bu budama yapılmadığı zaman fazla yaşamaz. Mesela burada
şeftali var, 35 yaşında ama hala capcanlı duruyor.
BA Bize küçüklüğümüzden beri "şeftalinin ömrü 14 senedir" diye bir şeyi demek yanlış öğretmişler.
AE Budanmazsa işte o kadar yaşar.
BA Kayısı ağacına başka ağaçlardan aşı yapılabiliyor mu?
AE Kayısı anaç olarak kullanıldığında;
erik,
şeftali yapılabilir, ama zaman zaman uyuşmazlıklar olabiliyor. Şeftali anacına,
şeftali aşıladığınız zaman daha uzun ömürlü olurken,
kayısı üzerine
şeftali daha zayıf oluyor. En iyisi ve doğrusu,
kayısı üzerine
kayısı aşılamak,
erik üzerine
erik aşılamak.
BA Kayısı ağacı budanmaz derler o da mı yanlış?
AE Kayısı ağacı budanır, özellikle şekil verme döneminde yani 1. yaşında. İlk dikim budaması, 1. yaşında şekil budaması yapılır bu çok önemli, 1 yıl verdiği sürgünleri değişik yönlerde ve uygun aralıklara göre budarız ki, o şekilde büyüsün, bunu yapmazsanız, düzgün büyümez, düzgün taç yapamaz, hatta verimine bile etkisi olur, ufak bir dal kırılmasında bütün ağacın şekli bozulur, hasat zamanı toplaması zorlaşır.
BA Gevrek bir ağaç mı değil?
AE Gevrek değil, kabaaşı kısmen gevrektir, ama bir
armut kadar gevrek değildir. Yani 1. yaşında iyi bir açı verdiğiniz zaman, ağaç ne kadar büyürse büyüsün, meyvelerini taşır. Budama da bu dediğim şekil budamasıdır, bir de, her sene ya da iki sene bir verim budaması denilen, kırılan dökülen dalların budaması vardır.
BA Hangi ay yapılır?
AE Ekim, Kasım aylarında yani sonbaharda yapraklar üzerindeyken yapılır, ağaç yeşilken yapılması kuruyan dalların görünmesi içindir. Birbirini engelleyen, gölgeleyen, dalları görüp keseriz. Çok yaşlanmış ağaçlarda gençleştirme budaması da yapılır yani bu da ağacı gençleştirmek için yapılan budamadır.
BA Burası Meyvecilik Araştırma Enstitüsü...
AE Ama yeni adıyla Kayısı Araştırma Enstitüsü oldu.
BA Girişte çok güzel elma, erik ağaçları da var, herhalde bunların üzerine de araştırma yapıyor musunuz?
AE Tabi
kayısıdan ileri derece sorumluyuz ama
kayısı dışında
kiraz, dut,
elma,
armut, kızılcık ve alıç meyvelerine de çalışıyoruz. Ayva, böğürtlen, ahududu,
üzüm hatta son yıllarda bağcılığı geliştirme konusunda baya bir çalışmamız oldu. Valilikten aldığımız bir destekle Battalgazi ilçemizde aşılama ünitesi kurduk, bu tesis konusunda Türkiye'nin en modern tesisi.
BA Evet oraya da dün uğramıştık. Kayısı'nın anavatanı Malatya mı?
AE Kayısının anavatanı Asya, Tibet, Çin bölgesi, ama Anadolu'ya gelişi çok erken. Malatya'da biz
kayısının gen kaynağı olarak da görev yapıyoruz, şu anda elimizde tam 285 çeşit
kayısı var, yurtdışından gelenler var, yurt içinden topladıklarımız var, bir de melezlenen türler var.
BA Peki siz kaysı seviyor musunuz?
AE Kayısı severim.
BA En çok hangi halini seviyorsunuz?
AE Kayısıyı çağla döneminde çok severim.
BA Çok ekşi oluyor.
AE Bizimkiler çok ekşi olmaz, sizin yediğiniz eşi çağlalar sofralık
kayısıların çağlası. Bizim Hacı Haliloğlu çağlasını yemeğe doyamazsınız.
BA Kayısı çekirdeğinin bademi alındıktan sonra dış kabuğu değerlendirilebiliyor mu?
AE İnönü Üniversitesinde hocalar epey uğraştılar, sunta türü geri dönüşüm için, ancak verimli bir yol bulunamadı, sobalarda yakacak olarak kullanılıyor, özellikle fırınlar
kayısı çekirdeğini çok kullanıyor. Yani odun amaçlı, sanayi amaçlı bir verim elde edilemedi.
BA Kayısı çekirdeği baş dönmesi yapıyor, zehir mi var?
AE Kayısı çekirdeğinin çok fazlasının etkilediğini biliyorum ama sınırı ve içeriği nedir tam bilmiyorum, sizin ağacınızın çekirdeği tatlı mı?
BA Tatlı ama içi az.
AE Hacı haliloğlu
kayısının içi gibi bir iç başka türlerde yok,
badem gibidir, tatlıdır ve oldukça dolgundur.
BA Sizin buradaki amacınız çiftçiyi doğru bilgilendirmek zannediyorum.
AE Tabi amacımız, kayının sorunlarını çözmek, mesela ilkbahar "geç donları" gibi, mesela "hacı haliloğlu" her zaman bir numara diyoruz ama onun da bize göre bazı dezavantajları var, mesela meyve çok iri değil, soğuktan çok kolay etkileniyor. Biz hacı haliloğlunu daha iri ve soğuktan etkilenmeyen bir ürün olarak geliştirebilirsek, bu
kayısı konusunda devrim gibi bir şey olur. Bu konuda çalışmalar yapıyoruz, geç çiçek açabilen Nisan'da değil de Mayıs'ta çiçek açabilen bir çeşit bulabilirsek bu çok önemli bir şey olacak. Malatya'da 50.000 aile
kayısıcıktan ekmek yiyor, düşünün çiftçinin ağacı dona maruz kalmış bir sene ne yapacak, bütün masrafını yapmış, cebinde neyi varsa ortaya koymuş ürün için hazır, ama çiçek zamanı bir gün süren don bütün hesaplarını bitiriyor.
BA Siz kayısıya alternatif olarak don olduğu seneler bir şeyler öneremez misiniz?
AE Bunun çalışmasını da yaptık, bir takım öneriler projeler çıktı ama Malatya'ya
kayısı gibi ikinci bir alternatif bulunamadı. Bu gün
elma yapıyorsunuz,
kiraz yapıyorsunuz,
badem ya da başka şeyler de yetiştiriyorsunuz, ama sonuca bakınca hiç biri
kayısının yerini tutmuyor. Ama
kayısının yokluğunda azlığında çiftçiyi amorti edecek bir takım şeyler lazım.
BA Abdullah Bey çiftçi kayısıdan elde ettiği gelirle hayatını rahat geçirebiliyor mu?
AE 2 senedir iyi gidiyor ama
kayısıda çok fazla fiyat dalgalanması oluyor. Mesela bu sene ve geçen sene kuru
kayısının kilosu toptan olarak çiftçinin elinden 7 liradan alındı ve çiftçi para
kazandı, ama bazı dönemler ihracatçılar sözbirliği edip fiyatı düşürüyor, o zaman sıkıntı oluyor. Normalde 8-10 dönüm bahçesi olan bir ailenin geçimine rahatlıkla yeter.
BA Kuru kayısı ne kadar dayanır?
AE Kayısıya kükürtleme yapıldığı için uzun yıllar dayanır. Mesela süreyi uzatmak isterseniz kükürt oranı arttırılabilir, çünkü kükürt durduğu yerde her sene biraz kayba uğruyor, orana göre 3-5 sene saklanabilir.
BA Bir de gün kurusu kayısılar var.
AE Evet o tamamen farklı kükürtsüz güneşte kuruyor, koyu renkte oluyor.
BA Kükürdü pek tavsiye etmiyorlar, daha çok gün kurusunu tavsiye ediyorlar.
AE Gün kurusunu özellikle Ortadoğu ülkeleri çok tercih ediyor, doğal kükürt kullanılmıyor ama gene de başka koruyucular kullanılıyor. Kükürt konusunda alıcı ülkelerin ihracatçılara getirdiği bir sınır vardı eskiden 2000 ppm'di şimdi 1500 ppm'e indirdiler.
BA Peki bir zararı mı var?
AE ABD bugün 2000 ppm'in üstünü bile kabul ederken Avrupa ülkeleri düşürdü.
BA Maliyet artabilir ama fırında kurutma yapılıyor mu?
AE Dediğiniz gibi fırın çalışmaları oldu ama gerek görülmedi, tamamen güneşte kurutuluyor.
BA Kayısıdan neler yapılıyor?
AE Pestil...
BA Pestil ekşi olmuyor mu?
AE Yabani türlerden yapılırsa mayhoş olur ama buranın
kayısısı ile tatlı olur, "Şire Pazarını" gezdiyseniz orada görürsünüz
kayısının her çeşidini, dönerini bile yapıyorlar, şekerlemesi, kolonyası, bunun dışında bildiğiniz gün kurusu, marmeladı, reçeli.
BA Abdullah bey çok teşekkür ederim, zaman ayırıp sorularımızı cevapladığınız için.
AE Rica ederim.