Uludağ'dan Esintiler Bursa Mutfağı
Anadolujet Magazin
Osmanlı İmparatorluğunun ilk başkenti olan Bursa, aynı zamanda antik çağlarda, Roma ve Yunan dönemlerinde de önemli yaşam ve uygarlık merkezlerinden biri olmuştur. Doğa da Bursaya çok cömert davranmıştır. Zeytin olmazsa olmazı,
şeftali ve
çilek ise süsüdür Bursanın. Bursa dağlarındaki
kestane ormanlarında yetişen
kestaneler kent mutfağında karakteristik bir rol oynar. Bursada et denilince akla ilkin İskender kebabı gelir. Bursada İskender kebabı sadece bir
yemek değil, bir kültürün de ifade edilişidir aslında. 19. yüzyılda yemeği keşfeden ve günümüzde adı ile anılan Bursalı İskender Ağa, bu yemeği yapıp satanlara da, afiyetle yiyenlere de bazı öğütlerde bulunur. Satan, parası olmayana da, yetişmeyene de
yemekten ikram etmelidir. Ustası, kendi yemediğini başkasına yedirmemelidir. Etin, kömürün,
salçanın, tereyağın ise hasını buluşturmalıdır birbirleriyle. Yiyenler ise, dışarıdan fazlaca görülmeyen, insanların gözünden sırlanmış bir mekânda yemelidir bu güzelim yemeği. Bursa mutfağında Rumeli esintileri de göze çarpar. Öte taraftan Kemalpaşa olarak da bilinen
peynir tatlısı Bursa tatlılarının en meşhuru. Hamur işleri arasında ise özellikle öğle zamanları ve pazar günleri yapılan cantık oldukça popüler. Koyunun gömlek adı verilen ince tabakasının iç pilav ve çok küçük doğranmış kara
ciğer parçalarıyla lezzetlendirilmesiyle yapılan
ciğer sarma ise yörenin bir diğer vazgeçilmezi. Bursa
yemeklerinin lezzet sırlarından en önemlisi ise Uludağ eteklerinin zengin florasında beslenen yöre h
ayvanlarının etlerinin tercih edilişi olsa gerek. Lezzet dolu ve keyifli bir hafta sonu için Bursa her zaman en doğru adresler arasında.