Isparta Halk Mutfağı
Isparta Valiliği
Türk mutfağı dünyanın sayılı mutfaklarındandır. Beslenme, bir milletin yaşayış biçimini ve fiziksel yapısını da etkiler. Buna dayanarak, mutfağın folklor açısından yeri tartışılmazdır.
Isparta yöresinde halk mutfağı çok zengin bir özellik göstermektedir. Sebze, et, tahıl kökenli
yemek çeşitlerinin yanı sıra ekmek, börek ve tatlı çeşitleri de yöreye has bir özellikle yapılıp yenmektedir. Bunun yanında Türkiyenin her yanında görebileceğimiz
yemekler bu yörede de vardır. Yörede haşhaş ve
üzümün yetiştirilmesi
yemekleri de etkilemiştir. Önceden çiçek yağı hiç bilinmediği için ya
zeytinyağı ya da haşhaş yağı kullanılırmış. Yemeklerin, böreklerin içinde haşhaş yağını ya da kavrulduktan sonra ezilen halini görmek mümkündür. Pekmez de vazgeçilmez tatlı ve tatlandırıcı olarak kullanılmaktadır.
İl merkezinde yemeği evdeki kadın varsa yetişkin kızı veya gelini pişirirken, diğer yerlerde gelinler, kızlar yazın çoğunlukla tarlaya, bahçeye gittiği için evde kalan kimse -bu da genellikle kaynanadır- yemeği pişirme görevini yerine getirir. Kız çocuklarına 9-10 yaşlarından itibaren her türlü ev işlerinin yanı sıra
yemek pişirmek de öğretilir. Çocuk, annesinin veya
yemek pişiren kadının yanında durup görerek
yemek pişirmesini öğrenir. Bununla birlikte Kız Meslek Liseleri'nde okuyan veya Halk Eğitim Merkezleri'nin açmış olduğu kurslara katılan kızlar, değişik
yemek yapma ve pişirme şekillerini öğrenirler.
Yörede düğün
yemeklerini genellikle erkek aşçılar pişirirler. Bu kişiler
yemek pişirmesini ustalarından veya yapanların yanında görerek, tecrübe edinme yoluyla öğrenirler. Düğün
yemeklerini pişirenlerin yaşı 30 ila 60 yaş arasında değişmektedir.
Yörenin hemen hemen her yerinde
yemek genelde yerde "sofra bezi" veya "sofraltı" denilen bir örtü serilip üzerine "ayaklık", "kasnak" veya "tabla" adı verilen bir araç konulduktan sonra "sini" üzerinde yenir. K
alabalık ailelerde kadın ve çocuklar ayrı bir yerde yerken, küçük ailelerde kadın-erkek ayrımı yapılmaksızın sofraya oturulur. Yemeğe başlamadan önce "besmele" çekilir. Evin en büyüğü veya reisi kimse yemeğe önce o başlar. Su içileceği zaman "su küçüğün, sus büyüğün" sözü ile su önce küçüklere takdim edilir. Buna riayet edilmediği de olunmaktadır. Yemekler bir tabaktan yenilir. Yemekler sabah kahvaltısı, öğlen ve akşam olmak üzere üç öğünde toplanmaktadır. Sabah kahvaltısı geç yapıldığında öğlen yemeğinin yenilmediği görülür. Yemekler köylerde genellikle avluda, kuzine sobalarda veya ocakta; ateş, üzerinde pişirilir.
Isparta tarım ve meyvecilik yönünden zengin ve çeşitli bir yöre olduğu için
yemek çeşitleri de oldukça fazladır. Yörede bilinen ve en çok yapılan
yemekler şu şekilde sıralanabilir.
Geçiş törenleri içinde yer alan
yemekler ailenin maddî durumuna göre değişmekle beraber genelde bulunması zorunlu olan
yemekler ve yeniliş sırası şöyledir: Çorba (
pirinç veya yayla çorbası), söğüş (
domates,
biber ve kuru
soğan), kapama (bütün et) veya etli kuru
fasulye ya da
nohut, kabine, tatlı (irmik helvası, zerde). Yemekler yuvarlak çakılmış tahta masalarda yenir. On kişilik olan bu masalara "Bir Sofra" denilir. Yemekler yenmeden önce bir hoca, sabah erkenden gelip duâ eder. Buna "Kazan Açılma Töreni" denir. Duâdan sonra orada bulunanlara ilk
yemek verilir.
Üç aylarda ve kandil günlerinde irmik helvası, pişi veya nokul; Muharrem ayında aşure ve ölünün kırkıncı günü pişi yapılarak komşulara dağıtılır.
Kap-Kacaklar:
Tüplü ocakta
yemek pişirenler genellikle bakır, çelik vb. mutfak araçları kullanırlarken, kuzine sobayı kullananların alüminyum kapları ve bakırı tercih ettikleri görülür. Kırsal kesimlerde hemen her evde kullanılan ortak araç gereçlerin bir kısmı şunlardır: Kazan, sini, kepçe (çomca), kevgir, tencere, haranı (küçük
kazan), tava, ilistir, tas, sahan, tekne, leğen, saç, saçayağı, senit, helva kepçesi, toprak çömlek, aşma (bakraç), pişirgeç,
süt güğümü, pekmez kaynatılan büyük bakır leğen.... Bütün bunlar bakırdan yapılmıştır ve kilerde veya samanlıkta duvara veya tavana asılı olarak muhafaza edilmektedir. Yemek yemede kullanılan tabak ve taslar mutfak dolabında ya da raflarda muhafaza edilir. İl ve ilçe merkezlerinde ise; özellikle yeni yapılarda, modern mutfak dolapları kullanılır.(Müsandere)